Bizim Musti

Mustafa Filmi ve Bana Düşündürdükleri

Yönetmen neredeyse "Bizim Musti" diyecekmiş de sonradan utanıp vazgeçmiş gibi bir duyguya kapıldım filmi izlemeye giderken.

Ama "Bizim Musti" olsaymış daha mantıklı olurmuş diye düşündüm filmi izledikten sonra. Çünkü ben, filmi annesi anlatıyor, onun gözünden çekilmiş bir film olarak düşünmüştüm önce. Hatalı da sayılmam, hayatında Atatürk'e annesinden, babasından başka kim Mustafa demiştir
ve onu öyle çağırmıştır ki...

Sonra düşünmeye devam ettim: "Bizim Musti"yi bir kenara bırakırsak, ben olsaydım yönetmen yerine, bu filmin adını ne koyardım?

Mustafa Kemal koysam, o da öğretmeninin Kemal adını koyduğu zamana kadar olan hayatını kapsamayabilirdi. Atatürk desek sadece cumhuriyet dönemini anlatan bir film için uygun olabilirdi. Gazi desek, o da uygun düşmezdi.


Atatürk'ün ne kadar çok yanı var diye düşündüm.
Filme isim koyma konusunda sonuca varamadım.
Ve en sonunda hepsini birden koymaya kararverdim:
Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Ama o da bu filme yakışır mıydı?

En iyi yol kaynağa gitmek. Atatürk bakalım kendisinden kaç tane olduğunu söylemiş:

"İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal...
İkinci Mustafa Kemal, onu ben kelimesiyle ifade edemem; o ben değil, bizdir! O memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı topluluktur.
Ben onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz.
Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!"
(1933'teki bir konuşmasından)

Atatürk bana yine ders verdi
(bir adı da "Başöğretmen" değil mi?) :
"Bak Ufak Yolcu" dedi, "Öyle sözcüklere filan takılma, arkasında yatan gerçek anlamı bul herşeyin. "

Anladım.

Bu film beş para etmez!

Çünkü geçici olanı anlatmaya çalışıyor, yaşaması ve başarılı olması gerekeni değil...